Osmanlı Ordusunun Sefere Gidişi




     Osmanlı ordusunu yakından gözleme şansına sahip olan ilk Batılılardan biri olan Macar Georgius, Osmanlılar tarafından 1438' de yakalanmış ve aralarında yirmi yıl kalmıştı. Ona göre Türkler; asker alma zamanı geldiğinde öylesine hızla ve hevesle toplanıyorlardı ki, sanki savaşa değil de düğüne davet edildiklerini sanırdınız. Askerler, çağrıldıkları sırayla bir ay içinde, piyadeler ve süvariler olmak üzere ayrı ayrı toplanırlardı; ordugah kurduklarında ve savaşa hazırlandıklarında, başlarında atanmış komutanlar olurdu. Öylesine coşkuluydular ki, insanlar komşularının yerine kendilerini öne atıyor ve geride, evlerinde kalanlar kendilerini haksızlığa uğramış hissediyorlardı. İmparatorluğa hayranlık duymayı hiç de istemeyen Venedikli Morosini, istemeye Osmanlı sisteminin, " hükümdara, başkalarının yılda on buçuk milyon altın düka altın ödeseler bile toplayamayacağı kadar büyük ordulara sahip olmalarına " imkan sağladığını itiraf etmişti. Batılı feodal hükümdarlar; vasallarını, belki de kudretli büyüklerine ya da özgür kentlerin halkına yalvarıp ya da birliklerini büyütmek için büyük borçlara girerek kandırıp ya da tehdit ederken. Osmanlı orduları ücretleri ödenmiş ve imzaları alınmış olarak saat gibi tıkır tıkır toplanırdı. Onlar savaş esnasında hayatlarını hiçe sayarlar, ekmek şarap yerine, Batılı askerlerin atlarına verdikleri yulaf ve suyla uzun süre dayanırlardı.

Yorumlar