Bahadır (Mete Han)



     Bugün Mete Han olarak biliniyor olsa da bu isim yanlış çeviriden dolayı ortaya çıkmıştır. Doğrusu Bahadır Han' dır. (Ek: Aynı şekilde Göktürk Kağanlığı' da Türk Yazıtları' nın yanlış tercümesinden ortaya çıkmıştır. Gök Türkler yazıtlarda geçer ama Gök yani "doğu" dolayısıyla doğuda ki Türkler' dir orada anlatılmak istenen. Bunun doğrusu Türk Kağanlığı iken yazıların adı Göktürkçe filan değil sadece Türk Yazısı' dır.)

     Tüm Türk boylarını bir araya getirerek aslında bilinen 2. Türk Devleti' ni, Hun Kağanlığı' nı meydana getirdi. Bilinen ilk Türk Devleti olan Sakalar' ın aksine, Hun Kağanlığı tüm Türklerin bir arada olduğu bir Turan devletiydi.

     Islık çalan ok (çavuş oku), onlu askeri sistemi o icat etmiştir. Günümüzde Türk Kara Kuvvetleri' nin kuruluş yılı MÖ 209 ve kurucusu ise Bahadır kabul edilmektedir ve bu %100 doğrudur ki bu girişim için bir kere daha Hüseyin Nihal ATSIZ' ı saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. Türk' ün ilk Başbuğu Bahadır, son Başbuğu ise Ulu Önder Yüce Türk Mustafa Kemal Atatürk' tür.

     Bahadır' ın babası Teoman, Bahadır' ı  Çin üzerine akına gönderir. Bu akında esir düşen Bahadır kurtulup Türk yurduna geri döner ve bu başarısı tüm Türk yurdunda duyulur. Teoman oğlunun başarısını ve cesaretini taktir ederek 10.000 kişilik birlik (tabii ki atlı) ile ödüllendirir. Bahadır artık babasına güvenmemektedir. Aslında bu planlanmış akında Teoman' ın amacı Bahadır' ı ortadan kaldırmak ve diğer eşinden olan oğlunu başa geçirmektir. Hem Türk milletinin tepkisi hemde Bahadır' ın direnç göstermesi buna engel olmuştur. Bahadır, tamamıyla kendisine sadık olarak yetiştirdiği 10.000 askeri ile ihtilal gerçekleştirir ve babasını indirip yerine hükümdar olur. Diğer Türk boylarını da kendi çatısı altında birleştirir. Doğuda Moğol boyu diyebileceğimiz bir kavim Bahadır' ı zayıf görmüş ve önce atını, sonra eşini en son ise toprak parçası isteğinde bulunmuştur. Bahadır, ilk iki isteği kabul ederken, Vatan toprağının kutsallığını belirterek vermemiş bunun üzerine ordusuyla doğuyu kendi topraklarına katmıştır. ( O günden bu güne her bir Türk' ün kanında olan Vatan toprağı kutsaldır ve hiç bir koşulda kimseye verilemez fikri böyle gelişmiştir ki Türkler Vatanının en ufak bir parçası için bile ölürler yinede toprak vermezler.) Bahadır ilk iki isteği kabul ederken stratejik geri çekilme uygulamıştır aslında. Kendi güç toplarken düşmanda da güçsüz, boyun eğen görüntüsü verdi. Bunun sonucunda da Bahadır üstün gelmiştir. Bahadır sınırlarını büyütmüş ve hiç savaş kaybetmemiştir. Çin İmparator' nu ağır bir kuşatma altına alıp çok korkutur. Akıllıca davranıp Çin' i feth etmez. Eğer etmiş olsaydı Hunlar, Çinliler arasında erimiş olacaklardı. Türkler ise bu nedenle yok olurdu. (Unutulmamalıdır ki Türklerin hiç bir zaman Çin' i feth etmemesinin sebebi; günümüzde bile kaba bir hesapla 450 milyon Türk' e karşılık 2 milyar Çinli vardır. O dönem ki şartlar altında da bu denge bu zamankinden de açık durumdaydı. Böyle bir nüfusu o çağlarda hem elinde tutamaz hemde benliğini koruyamazdın. Seneler sonra Roma' ya kadar giren Atilla' nın Roma İmparatorluğu' nu feth etmeme sebebi Papa' nın önünde diz çöküp yalvarması değil, aynı bu nedenledir. Ek: O gün olmasa da 1453 yılında yine Türkler, Roma İmparatorluğu' na son vermişlerdir.) Bahadır feth etmek yerine Çin' i vergiye bağlayıp ekonomik olarak baskı altına almıştır. Bundan sonraki dönem içerisinde Çinliler, Hunlara yıllık olarak ipek, tahıl, bozkırlarda, Türkiye' de (Türk Yurdu - Turan. Tam Türkçe karşılığı Türkeli) olmayan malzemeleri göndererek Hunlarla iyi geçinmeye çalışmışlardır ve bu 80 yıl boyunca bu şekilde devam etmiştir.

     Oğuz Kağan Destanı' nın kahramanı Oğuz Han %99 oranında Bahadır' dır çünkü iki hayat hikayesi bir biriyle örtüşmektedir.

Yorumlar